Salamis’teki en erken buluntular M.ö. 11.
yüzyıla aittir. Nekropolisten elde edilen verilere göre bu dönemde kentte
Fenike’liler hakimdir. M.ö. 708 yılından itibaren ise tüm ada ile birlikte
Salamis de Asur hakimiyetine girmiştir. Kent 669’da sona eren Asur hakimiyetinin
ardından bir müddet bağımsız krallık olarak yaşasa da sonradan Mısır
hakimiyetine girmiştir. M.ö. 525 yılında ise Mısır’ın Perslerin eline geçmesi
ile birlikte Kıbrıs da Pers yönetimine girer. Büyük İskender’in doğu seferi
sırasında Pers yönetiminden kurtulur.
76/77 yıllarında meydana gelen depremler
nedeni ile kentin tahrip olduğu antik kaynaklardan bilinmektedir. Kent yeniden
imar edilse de de 332-342 yılları arasında yaşanan depremler sonucunda
oturulamaz hale gelir. Constantinus II daha küçük bir plana göre “Constantia”
adıyla kenti yeniden kurar. Yeniden kurulan kent Kıbrıs adasının başkentliğini
Baf’ın elinden alır. 647 yılından itibaren başlayan Arap akınları, ayrıca
depremlerin neden olduğu yıkım ve limanın dolması sebepleri ile Salamis terk
edilir. Salamis’i terk edenlerin Magosa’ya yerleştiği düşünülmektedir.
İncil’de de adı geçen kent, havari
Barnabas ve havari Paul (Pavlus)’un vaazlerine tanık olmuştur.
Salamis kenti 1952-1974 yılları
arasındaki kazılarla kısmen açığa çıkarılmıştır. 1974 yılında kesilen kazı
çalışmaları 1998 yılından beri Ankara Üniversitesi tarafından yeniden
başlatılmıştır.
Ören yerinde görülebilecek yapı
kalıntılarının tamamı Roma Dönemine aittir. Söz konusu yapılar gymnasium,
tiyatro,forum, nekropol , agora ve hamam gibi kamu yapılarıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder